/ Pazar Vaazlarι / Kalplerimizin içini bilen

Kalplerimizin içini bilen

30.05.2021

Kutsal Paydaşlık öncesi duaların altıncısında şu sözler yer alıyor: «Ya Rab, birçok ahlaksızlığımı biliyorsun, yaralarımı biliyorsun ve ülserlerimi görüyorsun, ama aynı zamanda inancımı da biliyorsun ve gayretimi görüyorsun ve iniltilerimi duyuyorsun. Senden gizli değil, Tanrım, Yaratanım, Kurtarıcım, bir damla gözyaşı bile!»

Tanrı’nın her insanın yüreğinin derinliğini bildiği fikri hem Kutsal Kitap’ın birçok ayetinde ​​hem de ayin metinlerde bulunur.

Peygamber Yeremya kitabında, Rabb’in insanın kalbine girdiği yazmakta (Yeremya 17, 10). Mezmur yazarı şöyle haykırıyor: «Ey … Tanrım! … Sen ki akılları (insanların istekleri orada bulunur), gönülleri (diğer deyişle duyguları) sınarsın» (Mezmurlar 7:9). 

Bundan dolayı Elçi Petrus Yeruşalim Konseyi’nde Tanrı’yı ​​Kalplerin İçini Bilen olarak nitelendiriyor. Ve orada bulunan herkesi Tanrı’nın insanların kalplerinde olup bitenleri bildiğine ikna etmek için Yahudilerin yanı sıra Yahudi olmayanların da kurtarılabileceğine tanıklık etti (Elçi İşleri 15:8).

Elçiler ve Yeruşalim’in ilk Hıristiyanları, toplantılarında hain Yahuda’nın yerini alacak yeni bir Elçiyi seçerken, dualarına aşağıdaki sözlerle başladılar: «Ya Rab, Sen herkesin yüreğini bilirsin. Yahuda’nın, ait olduğu yere gitmek için bıraktığı bu hizmeti ve elçilik görevini üstlenmek üzere bu iki kişiden hangisini seçtiğini göster bize» (Elçilerin İşleri 1:24-25).

Kilisemiz «Kalplerin içini gören (bilen)» terimini birçok ayin ilahilerinde kullanır, örneğin Büyük Akşam Ayini’nde: «Kalplerin içini gören, ruhlarımıza merhamet et» («Güçlerin Rabbi» sonrasında okunan dua).

İşte, Tanrı, her şeyi bilen, aynı zamanda kalbin içini görendir ve kalplerimizin derinliklerini kendimizden daha iyi bilir. O’ndan hiçbir şey saklanamaz. Ancak Rab, kalplerimizin bu bilgisini yalnızca bizim yararımız ve iyiliğimiz için kullanır. Bunun tipik bir örneği, Samiriyeli kadının hikayesidir.

Kutsal İncil Yazarı Yuhanna, uzun bir yolculuktan sonra yorgun olan İsa’nın Yakup’un kuyusunda dinlenmek için oturduğunu bildiriyor. Öğrencileri yiyecek almak için şehre gittiler. Bu sırada Samiriyeli bir kadın kuyuya yaklaşarak su çekmeye hazırlandı. Sonraki sohbette İsa, yasadışı birlikteliğini bildiğini açıkça ortaya koyuyor. Neden? Onu gücendirmek değil, fakat Kendisi’nin Mesih olduğuna inanmasına ve kurtuluşu bulmasına yardımcı olmak için. Bildiğimiz gibi, daha sonra olan bu. Ve sadece Elçilere Eşit Photinia olarak tanınan Samiriyeli kadının kendisi değil, çocukları, erkek kardeşleri ve diğer birçok insan da onunla birlikte kurtarıldılar. (Yuhanna 4:6).

Rab, Bethesda’dan gelen felçliye karşı benzer şekilde davrandı. Pek çok insanın şahit olduğu mucizevi şifadan sonra, Rab bu talihsiz adamın önceki günahlı hayatı hakkında hiçbir şey söylemedi. Fakat, hastalığına yol açan günahları gelecekte yapmasından korumak isteyen İsa, iyileşmiş felçli ile daha sonra karşılaştığında ona öğüt verir: «Bak iyi oldun. Artık günah işleme de başına daha kötü bir şey gelmesin» (Yuhanna 5:14).

Kutsal Pederler, Rab’bin bu sözlerini yorumlarken, felçli adamın karşılaşabileceği en fena kötülüğün bedensel sağlığıyla değil, sonsuz yaşamla ilişkilendirileceğini söylerler. Çünkü dünyevi yolumuzdan geçerken, Rab bize ruhsal durumumuzu iyi hale getirmemiz, günahtan korunmamız ve arınmamız için birçok fırsat verir. Ancak, dünyevi yolculuğumuzun sonuna kadar, Rab’bin bizi çağırdığı tövbe ruhunu ihmal edersek, gelecekteki durumumuz acınası olacaktır. Nitekim, Müthiş Yargı Günü itiraf edilmemiş ve affedilmemiş tüm günahlar herkese, meleklere ve insanlara ifşa edilecektir. Ve o zaman sonuçlar korkunç ve ebedi olacaktır. Bu, bir insanın başına gelebilecek en kötü şeydir. Dünyevi yaşamda insanı yoran ciddi hastalıklardan daha kötü.

Değerli kardeşlerim! Rab’bin yorulmadan kalplerimizin derinliklerini izlediği ve kesinlikle her şeyi bildiği duygusuyla yaşarsak, yıkıcı ve kirli hiçbir şeyin kalplerimize nüfuz etmesine izin vermemeye gereksinim duyacağız. Aksine, bu duygu bizleri kalplerimizi erdemlerle süslemeye ve Tanrı’yı ​​hoşnut etmeye sevk edecektir.

Aynı zamanda hayatın zorlukları için endişelenmemeliyiz. Kalplerimizin tüm sırlarını gören insan seven Rab, O’na olan sevgimizi, O’nun iradesine göre yaşama arzumuzu ve O’nun rızasını kazanmaya çabamız sırasındaki tüm manevi mücadelemizi bilir. Bu nedenle, günaha düşersek, Rab, insani zayıflığımızı tam olarak anlayarak bizi güçlendirecek, tekrar ayağa kalkmamıza ve mücadeleye devam etmemize yardımcı olacaktır.

Kalplerimizi sürekli daha iyi yapalım, böylece Rab onları izleyerek sevinçle içimizde yaşasın. Âmin.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Kalplerimizin içini bilen