/ Pazar Vaazlarι / Havarilerin Mektuplarından Okuma  Üzerine Vaaz(44)

Havarilerin Mektuplarından Okuma  Üzerine Vaaz(44)

Havarilerin Mektuplarından Okuma  Üzerine Vaaz(44)

 

MATTA’NIN 9. PAZARI 18/8/2019

(1. Korintliler 3: 9-17)

 

Korintlilere birinci Mektubun bugünkü parçası Kilise imanlılarını inşaata, bedenlerimizi (Hristiyanlar olarak) de Tanrının kutsal tapınağına benzetiyor. Dikkat çekmek gerekir ki, Elçi Pavlus «inşaat» kelimesini, onun bitmemiş olduğu ve çalışmanın devam ettiği anlamında kullanıyor. Uygun bir şekilde inşaatı bitirmek için, doğru bir temel oluşturmak gerekir. Elçi Pavlus, «mimar» olarak, temele «köşe baş taşını» yerleştirdi, o da İsa Mesih’tir. Bu taş başka bir yere konulamaz ve başka bir taşla değiştirilemez. Korint’e, ruhların inşası işinde Kilise’ye hizmet etmek için gelen herkes, zaten var olan temel üzerinde inşaat yapmalıydı, o da İsa Mesih’tir. Bütün öğretiler Mesih’in dogmatik ve ahlaki öğretisi üzerinde inşa kurulmalıdır.

Kutsal Elçi, Mektubunun bu parçasını «Biz Tanrı’nın emektaşlarıyız. Sizler de Tanrı’nın tarlası, Tanrı’nın binasısınız» (1. Korintliler 3:9) hatırlatmasıyla başlıyor. Ne işi yaptığımızın önemi yok, Elçi de olsak, vaiz de olsak, öğretmen de olsak, çünkü sonuçta hepimiz Mesih tarafından «işe alınan» basit çalışanlarız. O bize, bu işi yapmamız için verdi, çünkü yaptığımız her şey Rab’de yapılmalı. Bu şartla inşaatın başarı ile bitirilmesi mümkündür.

Tabi ki biz, «Tanrı’nın emektaşları», Elçi Pavlus’un vurguladığı gibi, inşaat için doğru malzeme seçiminde dikkatli olmalıyız. Normal bina, zamana, depremlere ve sert hava şartlarına karşı dayanıklı malzemelere ihtiyaç duyar. Ruhu inşa etmek için, bize Mesih’in ilahi gerçeğinin sağlam ve ebedi malzemeleri gereklidir. Sadece kulağa hoş gelen değil, insanları Mesih ile birleştiren sözler lazım.

Her Ortodoks Hristiyan, ruhunun şekillenmesi için gerekli olanları seçiminden sorumludur. Onu eğitecek, hayatına yön verecek kişilerin seçiminden (sorumludur). Eğer bu öğretmenlerde Mesih sevgisi yoksa ve onlar O’nun isteğini bilmiyorlarsa, ruhun, resiflere veya kayalara çarpan gemi gibi enkaz edeceğinin gerçek tehlikesi vardır. Batacaktır. Aynısını, Hristiyan’ın okuduğu kitaplar ya da başka basılı ve elektronik kaynaklar hakkında da söylemek mümkündür. Bu tür materyaller, kişiye, kendisi bunun farkında olmasa da etki edebilirler. Ne kadar cazibeli olsalar da, insan, bunların Mesih’in attığı temel üzerinde inşa edilenleri kurmayıp, yıktığını anladığında onlardan kaçınma gücünü bulacaktır.  

Aziz Pavlus sonrasında devam ediyor. Göndermede bulunduğu yapı görkemlidir, inşa edilebilecek her şeyin arasında en yüce ve kutsaldır, «Tanrı’nın tapınağı(dır)!». Vaftiz olduğumuz, bütün günahlardan arındığımız ve Kutsal Ruh armağanını aldığımız andan itibaren biz Tanrı’nın evi oluyoruz! Her Hristiyan, vaftiz olduğu ve Kutsal Gizemleri alma onuruna sahip olduğu kiliseye derin bir saygı duymaktadır. Bu yere saygı duyar ve kendisine, ona saygısızlık etmeye ya da onu kirletmeye asla müsaade etmez. Hristiyanlar Tanrı’nın evi olarak kendi bedenlerine de aynı şekilde davranmalılar. Günaha götüren şeylerden ve günahların kendisinden kaçınmalı, anlaşmazlıklara veya ayrışmalara katılmamalılar. Eğer kişi bunu yapmıyorsa, sonuçlar felaket olacaktır. Elçi Pavlus bunu çok açık bir şekilde belirtmektedir: «Kim Tanrı’nın tapınağını yıkarsa, Tanrı da onu yıkacak. …» (1. Korintliler 3:17). Bu uyarının amacı tehdit etmek ya da lanetlemek değildir, bu uyarı, bizi o kadar büyük değere sahip olan şeye özenle davranmaya zorluyor. «…Çünkü Tanrı’nın tapınağı kutsaldır ve o tapınak sizsiniz.» (1. Korintliler 3:17).

Kendi hayatında Mesih’in izinden yürüyen, Elçi Pavlus’un bu sözlerine kulak vererek, kendi hayatımızı Mesih temelinin üzerine inşa etmek için gerçek «malzemeleri» arayalım. Aynı zamanda da, ayrışmaya veya anlaşmazlığa sebep verip, Tanrı’nın tapınağını ve onun parçaları olan Kilise’nin bütün üyelerini yıkabilecek her şeyden uzaklaşalım.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Havarilerin Mektuplarından Okuma  Üzerine Vaaz(44)