/ Pazar Vaazlarι / Gerçek zenginlik

Gerçek zenginlik

Gerçek zenginlik

Kilisemiz bugün bizleri Luka İncilinde bahsedilen karakteristik benzetmelerinden birisiyle, didaktik yönü bulunan bir öyküsüyle buluşturuyor. Bu sefer anlatılanların merkezinde Tanrı’nın mevcudiyetinin neşesini ve ebedi Krallığını bu dünyadayken tatmak için gerekli tüm koşullara sahip olan birisi bulunuyor. Ama diğer yandan, acaba bu durum kendi içinde bir tutarlılık oluşturuyor mu?

Maddi fakirlik ve ruhsal çöküntü

Rab anlatıyor, zengin bir insan vardı. O kadar zengin ki her günü bayram havasında ve sürekli bir şenlik atmosferi içinde bir yaşam sürdürebiliyor. Birisi makul bir şekilde, “bu o kadar da kötü bir şey mi?” diye sorabilir. Elbette, ilk görüşte o kişi hiçbir kötülük yapmadı. Sözü edilen kişi, evinin sınırları içinde her şeyi güzel ve cennet gibi gösterebilir ama biraz olsun dışarıdan baktığımızda, resim tamamen değişecek ve tam olarak evin kapısında acı çeken, zar zor hayatta kalmayı sürdüren, yola düşen ufak tefek kırıntılarla beslenen ve açlıktan ortalıkta dolanan bir insan göreceğiz.

Giritli Andreas’ın ifadesiyle, bu yaşamın şenliği gelip geçicidir, mutlaka bir gün son bulacak ve koşullar tamamen değişecek. Artık zengin acı çekecek ve bakışlarını yukarı kaldırdığında, fakiri İbrahim’in kollarında görünce ona büyük bir sürpriz hazırlanmış olacak. İşte o zaman, bir defalığına olsun kendisini kurtarması için fakiri göndersin diye İbrahim’e yalvarmaya ihtiyaç duyacak. Görülüyor ki, Lazar’dan öyküde özellikle bahsedilirken, şahsen tanımasına rağmen gösterişli yaşamı boyunca onun varlığını görmezden gelen zenginin ismine yer bile verilmiyor.

Tam da bu öyküde zenginliğin yanlış biçimde konumlanması keşfediliyor. Günahı elbette ne zengin olması ne de zenginliğinin bu derece gösterişli bir şekilde tadını çıkarması. Ama süreklilik arz eden ve işlediği ağır bir günah vardı ki, o da, sanki çevresinde başka insanlar yokmuş gibi duyarsızca davranması ve yeryüzünde yaşayan tek insan kendisiymiş gibi bencillik etmesiydi. Hemen kapısının dibinde insanlardan yardım bekleyen, kurtarılmaya muhtaç birisi olduğunu bildiği ve çok kolay bir şekilde onun için bir şeyler yapabileceği halde, ne en ufak bir yardımda bulunmuş ne de harekete geçmek için adım atmıştı. Zenginin onun hakkında bir şey bilmediğini varsaysanız bile, bu kendisine hazırladığı sonsuz yargı karşısında hafifletici bir sebep olabilir mi? Kendisini gönüllü olarak izole ettiği tecrit lüks yaşamının dışına çıkıp, gerçekten ne olup bittiğini hiç umursadı mı veya öğrenmek istedi mi? Aksine, İncil’deki diğer küstah zengin adam gibi onu ilgilendiren tek şey, kimseyle paylaşmak istemediği kişisel mutluluk ve refahıydı. Bu nedenle de etrafındakilerin hayatta kalmak için bu basit ihtiyaçlardan bile yoksun kaldığını anlayamadı.

Komşuya duyarlı davranmak

Zenginlik – ne yazık ki – birçok insan tarafından öz değer veya Tanrı’nın lütfunun bir işareti olarak kabul edilir. Yine de diğerleri, Rabbin bugünkü benzetmede anlattığı gibi davranışları kutsallaştırarak, zenginliği kendi içinde utanç verici bir şeymiş gibi değersizleştirdiğine inanır. Ama gerçek şu ki, benzetmeye konu olan kahramanın mahkûm edilmesinin başlıca nedeni sahip olduğu zenginlik değildi. Aksine, kişiyi haklı çıkarabilecek ya da onu yok edecek olan şey, diğer durumlarda olduğu gibi, zenginliğin kullanımıdır. Başka bir deyişle, zenginlik, Tanrı Krallığına giden yolda bir engel ve barikat oluşturduğu zaman insan için tuzağa dönüşüyor.

Benzetmede zenginin sahip olduğu hastalık her çağda ve her toplumda bir popülerliğe sahiptir. Belki zengin olmadığımızdan, bu tuzağa düşme tehlikesini yaşamadığımızı düşünmeyelim. Gündelik yaşantımızda yanımızdaki insanların altını oyduğumuzda, haksızlığa tahammül ettiğimizde, çevremizde diğer insanlar yokmuş gibi yaşantımızı sürdürdüğümüzde, ne yazık ki küçük veya büyük ölçüde ona benzemiş oluyoruz. Kardeşlerim, çok dikkat edelim ki, bu günahın içine düşmeyelim.  

Arhimandrit A.A. Foni Kiriou (Rabʼbin Sesi) 44 numaralı broşüründen alıntılanarak tercüme edilmiştir. 30 Ekim 2022

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Gerçek zenginlik