/ Pazar Vaazlarι / Aziz İoannis Klimakos hakkında vaaz

Aziz İoannis Klimakos hakkında vaaz

 

Bugün, Diriliş Bayramı öncesi Büyük Oruç Dönemi’nin dördüncü Pazarı’nda, Sina Dağ’ında yaşamış olan Aziz İoannis “Climacus” olarak da bilinen (Klimaks=Merdiven) Aziz Yuhanna’yı anıyoruz. Aziz’i anma gününü 30 Mart’ta kutlamamıza rağmen, Kilise, Büyük Oruc’un bu Pazarı’nda çile ve erdem yolunun çetrefilli yönünü vurgulamak isteyerek Aziz İoannis’i gösteriyor. Kendisi, İsa Mesih’i samimi bir sevgiyle takip ettiğinden ve çok güzel eserler bıraktığından örnek bir rehberdir.

Aziz İoannis, MS 523 yılında Suriye’de doğdu. 16 yaşında, ünlü Kutsal Sina Dağı Manastırı’nın Manastır Kardeşliği’ne katılır ve burada 19 yıl boyunca manevi pederine itaat ederek bir keşiş olarak ona tâbi olur. Manevi pederinin vefatından sonra çölde çile hayatı yaşamayı sevdiğinden, manastırdan beş mil uzakta tenha bir hücreye inzivaya çekilir. Kırk yıl çölde yaşamış olan Kutsal Aziz’in çile yolundaki mücadelesini tarif etmek zordur, ancak günümüze ulaşan yazılarından, eriştiği manevi mertebelere dair bir fikir edinebiliriz. En ünlü eseri “İlahi Yükseliş Merdiveni”, 1400 senedir dünyadaki tüm Ortodoks rahipler ve rahibeler için manevi bir kaynak oluşturmaktadır. Büyük Oruç zamanında sadece bireysel olarak değil, aynı zamanda manastırlarda da topluca okunur. Başlangıçta manastırlardaki rahipler için yazılmış olmasına rağmen, metnin dikkatli bir şekilde incelenmesiyle halk da yararlanabilir.

Erdemleri cennete ulaşmak için basamak olarak sınıflandırma fikri, Yakup’un Gökyüzüne ulaşarak meleklerin iniş yaptığı bir merdiven gördüğü rüyadan esinlenmiştir. (Yaratılış 28:10-22)

 Bir Hıristiyanın manevi yaşamında hangi mertebede olduğunun basit bir ölçüsüdür. Aziz İoannis’in yazdığı gibi, iman sahibi herkes cennet basamaklarını adım adım. çıkabilir. Bir kişi tutkularını ve Tanrı’nın kendisine verdiği erdemleri, hangi basamakta olduğunu görerek düşünür. Bu kesintisiz bir süreçtir, çünkü Hıristiyan her zaman bir sonraki mertebeye çıkmak için çabalar.

Aziz İoannis’in “manevi merdiveni”, sürekli ve hiç bitmeyen bir mücadele örneği olduğundan yeni başlayanlar için sabır ister. Tıpkı düzenli bir merdiveni dikkatlice tırmanır gibi, adım adım, gerçekleşir. Acele etmek veya basamakları atlayarak geçmek diye bir şey yoktur. Göksel Krallığa otuz adım. Kendi gücünle ya da iradenle yapmayı düşünme. Yükseklikten cayma. Yalnız olmayacaksın, Kutsal Melekler seninle olacak, sana yardım edecek. En yüksek mertebede duran Mesih, sana güç veriyor.

Sadece manastırlar için değil tüm Hıristiyanlar için olan bu otuz erdemden bazılarına (Mesih’in Müjdeyi duyurmaya başlamadan önce yeryüzünde geçirdiği yılların sayısı) bakalım. Aziz İoannis’in belirttiği gibi, bir kişi yükselmeye başlamadan önce, edinmesi gereken bazı temel erdemler vardır:

  Alçakgönüllülük. Kendiniz alçakgönüllüyseniz, ilk adımı atmanın ne kadar kolay olduğunu göreceksiniz. Gerçek alçakgönüllülük, sözler değil eylemler gerektirir. Kendimiz hakkında Aziz Elçi Pavlus kendisini anlatığı gibi düşünelim: “Mesih İsa günahkârları kurtarmak için dünyaya geldi… Günahkârların en kötüsü benim.” (1.Timoteos 1:15). Aziz ise “ Sadece alçakgönüllü oldum ve Rab beni kurtardı” diyor.

İtaat. Yaşamımızda önce Tanrı’ya itaat etmeliyiz. Adem ve Havva bunu yapamadıkları için cenneti kaybettiler ve bundan dolayı tüm kötülükler dünyaya geldi. Tanrı’ya olan samimi itaatimizle cenneti yeniden kazanacağız. Bu itaat, bizi Tanrı’ya götüren, ruhlarımızın bakımından sorumlu olan insanları kapsar. Hatta ailemize ve toplumumuzdakilere kadar uzanır. Kocası karısını, kadın kocasını dinlemeli. Kardeşler birbirlerini dinlemeli.

 

Aziz İoannis tarafından dile getirilen diğer erdemler ise şunlardır: Tövbe, uysallık, affetme, yardımseverlik, oruç, ruhsal ve bedensel paklık, muhtaçlara yardım, basiret; (her durumda nasıl hareket etmemiz gerektiğini ayırt etme niteliği Kutsal Ruh tarafından verilen bir nimettir.) Dua bizi Tanrı ile birleştirir. Son adımlarda Tanrı ve insan için iman, umut, sevgi vardır. Otuz basamaklı merdiven burada bitiyor.

Ancak Aziz Yuhanna bir konuda bizi uyarıyor; Bu erdemlerden sadece biri bizi kurtaramayacak. Farklı boyutlarda elmaslar, inciler ve diğer değerli mücevherlerle süslenmiş bir kraliyet tacı gibidir. Tüm bu erdemler görkemli bir taçta bir araya geliyor.

Basamakları eksik olan bir merdiveni tırmanmak imkansızdır. Bu yüzden Aziz İoannis, hepimizi şu şekilde cesaretlendiriyor: “Yukarı çıkın, kardeşler! Rabb’in dağına, onun yüksek tahtına varabileceğimiz bu melekler merdiveninden, isteyerek ve sevinçle  çıkın! Amin.

Aziz İoannis Klimakos hakkında vaaz