/ Pazar Vaazlarι / Havarilerin Mektuplarından Okuma Üzerine Vaaz(19)

Havarilerin Mektuplarından Okuma Üzerine Vaaz(19)

Havarilerin Mektuplarından Okuma Üzerine Vaaz(19)

 

Vergi  Görevlisi ve Ferisi Pazarı (2 Tim. 3:10-15)

 (17/02/2019)

Elçi Pavlus, Roma’daki hapishanedeyken, Mesih’in uğruna kendini feda edecek günün çok yakın olduğunu öngörür. Böylece, Efes’te Episkopos olarak görevlendirdiği sadık öğrencisi Timoteos’a ikinci bir mektup göndermesi ve kendisine son tavsiyelerini vermesi gerektiğini hissediyor. Bu Mektubun, 3.Bölümünün 10-15 ayetinde, Elçi Pavlus, Timoteos’a çok ciddi iki konunun altını çizer:

Birincisi, Elçilik çabalarında, beklendiği gibi karşılaşacağı sıkıntı ve zulümler yüzünden cesaretini kaybetmemek. Bu amaçla, Pavlos, kendisine sözlerle ve eylemlerle öğrettiği, konuları hatırlatıyor. Timoteos’un memleketi olan Listra’da, ilaveten Pisidia Antakyası, Konya ve başka yakın şehirlerde Timoteos, Pavlus’un yaşadığı zulümlerle ilgili kişisel bir deneyime sahipti. Özellikle Lystra’da Yahudiler, Pavlos’u “ölmüş olduğunu farz etmek” noktasına kadar acı bir şekilde taşlamıştı (Elçilerin İşleri 14:19). Pavlos’un hatırlattığı şey, bütün bunlara Mesih’in korunmasına sarsılmaz bir inançla acı çektiği, zulmetmenlerine karşı Mesih’in kendisini çarmıha kuranlara gösterdiği gibi sabır ve sevgiyle hoşgörü duyduğu ve çektiği her şeyden, Yüce Rabb’in onu kurtardığıdır(verse 11). Anladığımız üzere Elçi Pavlus öğrencisini Elçilik çabaları süresince ne olursa olsun korkmaması için cesaretlendirmek istiyor.  Aynı şekilde ve imanla Mesih’in karşıtlarını ve onların zulümlerine göğüs germesini; Rab kendisini hiç bir zaman terketmeyeceyinden emin olmasını istiyor.

Bunu takiben Pavlos, Timoteos’a acı çeken tek kişi olmadığını (Timoteos) hatırlatıyor. Çünkü Mesih’in iradesine uygun olarak, dindarlık dolu bir hayat yaşamak isteyen herkes de zulüm görecekti. Rab’bin öğrencilerine söylediği tam olarak bu değil miydi? “Bana Zulüm uyguladılarsa, size de zulmedecekler” (Yuhanna 15:20); ve “Dünyada sıkıntınız olacak. Ama cesur olun, ben dünyayı yendim! ”(Yuhanna 16: 33).Bu yüzden, Elçi Aziz Pavlos’un, açıkça Timoteos’a, ama aynı zamanda hepimize de ifade ettiği ilk şey şudur: Hristiyan olduğumuz ve Tanrı’ya göre bir hayat yaşamak istediğimiz için büyük küçük acılara, zulümlere sevgi, sabır, cesaret ve Mesih’in korunmasına güvenerek karşılık vermeliyiz.

Elçi Aziz Pavlos’un Timoteos ve hepimiz için altını çizdiği ikinci şey şudur: Ortodoks Hristiyanlar olarak öğrendiğimiz her şeye ve inancımıza sadık kalmalıyız. Elçi, “kötü ve sahtekâr kişiler, aldatarak ve aldanarak gittikçe daha beter olacaklar” demekten çekinmez (ayet 13). Topluma yaşamda başarılı oldukları izlenimini yaratan o kadar kötü insanlar var ki, onları kendi yokuş aşağı yollarına kadar izlemekten çekinmeyen bazılarını da sürüklüyorlar. Böylece, saf insanların şunu söylediğini duyuyoruz: Bugünün dünyasında ve toplumunda çalmazsanız ya da yalan söylemezseniz hayatta kalamazsınız. Ancak Elçi sözüne şöyle devam eder: “Sen ise öğrendiğin ve güvendiğin ilkelere bağlı kal. Çünkü bunları kimlerden öğrendiğini biliyorsun. Mesih İsa’ya olan iman aracılığıyla seni bilge kılıp kurtuluşa kavuşturacak güçte olan Kutsal Yazıları da çocukluğundan beri biliyorsun.”(14-15 ayetler).

Sevgili erkek ve kız kardeşlerim, Kilise Yılı süresince insan yüreğine  huşu duygusunu en yoğun şekilde tattırın dönem olan Triodion Döneminin başlangıcında tüm Ortodoks Kiliselerinde bu pasajın okunması Kilisemiz tarafından belirtildi. Ve bu, Kilise tarafından cesaretle ve kararlılıkla yüzleşmemize yardımcı olmak amacıyla, bu dönemin manevi mücadeleleriyle ilgili çeşitli zorluklar ile yüz yüze gelmemize yardımcı olmak için önerilmiştir: günümüzde İncil okumalarının bize konuştuğu bencillik ve farisi zihniyetinin ve davranışının evcilleştirilmesi hakkında; ayrıca ayık olma, oruç tutma, dili kontrol etme…. Ilaveten bütün bunlar Kutsal Mesih’in kavramlarına daha derinden dalarak  bizi Mesih tarzında bilge yapan Kutsal Kitap çalışmalarına teşvik etmek içindir.

Bu nedenle, bugünden itibaren Paskalya’ya kadar, şefkatli Anne misali, Kilisemiz, (Sinalı Aziz Yuhanna’nı “Kutsal Merdiven” adlı kitabında açıklandığı gibi) erdemler merdiveninin basamaklarını akıllıca tırmanmamıza, manevi bir şekilde kendimizi Isa ile birlikte çarmıha “germemize” ve Mesih’le birlikte dirilmemize, nihayet O’nun Cennetteki Krallığında Onun yanında oturmaya layık olmamıza yardımcı olacak!

 

Havarilerin Mektuplarından Okuma Üzerine Vaaz(19)