/ Konuşmalar, aziz pederlerin sesi / Aziz olsaydık…

Aziz olsaydık…

 Aziz olsaydık…

 

Romalı Klemens’in Korintlilere Mektup Üstüne

Aziz olsaydık sonsuz kurtuluşu unutmadan, ırkçı­lıktan, sefaletten ve açlıktan kurtarılmış daha adil ve daha insancıl bir dünyayı inşa ettirmeye yar­dımcı olurduk.

Sevgili kardeşlerim, kurbanımızın kahini, güçsüzlüğümüzün koruyucusu ve desteği İsa Mesih kurtuluşu bulacağımız yoldur.

O’nun aracılığı ile göklerin yüceliğine bakabiliriz, O’nun aracılığı ile Tanrı’nın çok arı ve ulu yüzünü seyredebiliriz, yüreğimizin gözleri O’nun için açıldı, saçma ve karartılmış aklımız O’nun için ışıkta yeniden canlanıyor, Rab O’nun için ölümsüz bilimi tatmamızı istedi. Tanrı yüceliğinin ışınlaması olan O, meleklerden ne denli üstün bir adı miras aldıysa onlardan o derece de üstün olmuştur (bk.İbr. 1,3-4).

O halde, ey kardeşlerim, aziz ve kusursuz emirleri altında canla başla hizmet edelim. Reislerimizin yönetimi altında görev gören askerlere bakalım: nasıl bir disiplin, uysallık ve baş eğme ile aldıkları emirleri yerine getiriyorlar. Herkes yüce reis yada bin, yüz veya elli askerin komutanı değildir. Yine de herkes, kendi rütbesinde, kralın ve üstlerin emirlerini yerine getiriyor. Büyükler küçükler olmadan ne de küçükler büyükler olmadan yapamazlar. Birileri diğerlerine karışırlar ve karşılıklı yararlılık bundan kaynaklanır.

Bedenimiz bize örnek olsun. Ayaklar olmadan baş hiç bir işe yaramaz, başsız ayaklar da öyle. Bedenimizin en küçük uzuvları bile tüm organizmaya gerekli ve yararlıdır. Hatta hepsi bir arada tüm bedenin kurtuluşu olan aynı amaçta birleşirler ve buna boyun eğerler.

Bedenimizin bütünlüğünde neysek İsa Mesih’te de öyleyiz. Her birimiz, kendisine tanınan lütuf bağışına uygun olarak karşısındakine boyun eğsin.

Güçlü olan güçsüzle ilgilensin, güçsüz güçlü olanı saysın. Zengin yoksulun yardımına yetişsin, yoksul ise, yoksulluğuna yardımcı olacak birini bahşettiği için, Tanrı’yı övsün. Bilgili olan bilgisini sözlerle değil de iyiliklerle göstersin. Alçakgönüllü kendi tanık­lığını yapmasın, bunu başkalarına bıraksın. Bedeni arı olan bundan övünmesin, iffet arılığı kendine bağışlayana bu meziyeti tanısın.

Ey kardeşlerim, hangi maddeden yapıldığımıza, kim olduğumuzu ve dünyaya hangi doğaya girdiğimizi düşünelim. Bizi yaratan ve şekillendiren, ölümlü bir geceden çıkartarak, bizleri dünyasına almıştır. Daha doğmadan önce yüce nimetlerle bizi O yetenekli kıldı.

Bunun içindir ki, her şeyi O’ndan aldığımızdan, her şey için kendi­sine teşekkür ederiz. Yüzyıllar boyunca şan O’nun olsun. Amin.

Kaynak: Meryemananet

 

Aziz olsaydık…