/ Azizlerimizin hayat hikayeleri / Meryem Annenin kısaca yazalmış hayatı

Meryem Annenin kısaca yazalmış hayatı

Meryem Annenin kısaca yazalmış hayatı

                                   

Kaynak: Hazιrlayan Theodora Yapιcιoglu

Meryem Annemiz hakkında İncilde fazla bilgiler bulunmuyor. Çünkü İncil’de İsa Mesih’in hayatını, öğretilerini ve verdiği bilgiler yazılmıştır. Diğer önemli kişiler ve konular ne kadar önemli olduysalar bunlar İncil’de yer almadılar. Bu nedenle incil’de Meryem Annemiz’in hayatı hakkında fazla bilgiler yazılmamıştır. Fakat Meryem Anne’nin ve diğer başka konular, ilk hristiyan din kitaplarında yazılıdır. Bu kitaplar Yakup’un İncilleri diye adlandırılır. Bu kitaplarda Meryem Annemizin doğuşunu, yaşamını, ailesini ve çocukluk hayatını anlatıyor. Ayrıca Aziz Tanrı sözülü Yuhanna Meryem annenin derin uyumasını (ölümünü) yazmıştı. Bazıları bu kitapların gizli olduğunu söylerler, lakin hiçte gizli deyildir, fakat ilk ortodoks Hristiyanlar tarafından yazılı kitaplardır. Gizli inciller bu eretik dinlerinden (Başka hristiyan dinleri) gelmedir. Bunları gerçek incillere benzeterek yazılan kitaplara gizli inciller denilir. Bu gizli kitaplar önceden saklıyarak ve sadece onları takip edenlere dağıtılıyordu, sonrada herkese verilmeye başlandı.

MERYEM ANNENİN NESİLLİ VE ATALARI

Meryem annenin, anne babası Aziz Yüekim ve Azize Anna’dır. Azize Anna’nın ailesi başka kutsal bir çift ailedir. Anna’nın babasının adı Mathan ve annesinin adı Meryem’dir. (Mathan ve Meryem, Meryem annenin annesi tarafından dede ve nenesi olurlar). Mathan doğru, haklı ve imanlı eski ahitte Tanrı’ya, peygamberlere,10 emirlere inanan ve İsa Mesih’in gelişini bekleyen eski Ahitte bir kahindi. Mathan 1000 yıl önce yaşayan Davut’un nesilinden gelmedir. Bunun için peygamberler İsa Mesih’in Davut’un oğlu olacağını bildirmişlerdi,  Yani, Davut’un nesilinden doğacağını söylemişlerdi. Bunun için İsa Mesih Beytlehem’de doğdu, çünkü orası Davut’un memleketiydi. Peygamberlerde bunları söylemişti : Yeşaya’nın (Davutun babası) kökünden bir çubuk çıkacak ve bu filizlenip, filizide İsa Mesih olacaktır. Bu çubuk Meryem Annedir. Mathan ve Meryem’in üç tane kızları oldu, Maria, Sobi ve Annadır. Sobi büyüyüp evlenince Azize Elisapetin annesi oldu. Elisapet, Vaftizci Yuhanna’nın annesi olur. Azize Anna’da, Meryem Annenin, annesi olur. Yani, Azize Elisapet ve Meryem anne birinci derece kuzendir, İsa Mesih ve Vaftizci Yuhanna ikinci derece kuzendir. Fakat Ürdün Nehri’nde Yuhanna İsa Mesih’i vaftiz edene kadar birbirleriyle daha önce hiç karşılaşmamıslardı. Çünkü Yuhanna küçük yaşta çöle çekilmişti. “Çocuk büyüyor, ruhsal yönden güçleniyordu, İsrail halkına görünceği güne dek ıssız yerlerde yaşıyordu ” Luka : 1, 80

MERYEM ANNENİN DOĞUMU VE ÜÇ YAŞINDA TAPINAĞA

Meryem annenin, anne babası Aziz Yüekim ve Azize Anna Nazaret kentinde yaşıyorlardı. Sürekli dua etmelerine rağmen çocukları olmuyordu. Tanrı’ya üzüntüyle ağlıyarak ve yalvararak onlara çocuk vermeleri için hep dua ederler. Çünkü eski zamanlarda çocuksuz bir çifti uğursuz sayarlardı. Bu çift dualarında Tanrı’ya eğer onlara çocuk verirse, çocuğu üç yaşına gelince, O’na adacaklarına söz vermişlerdi, Tanrı onların dualarını işitiyor, fakat bu istediklerini onlara çok geç ve yaşlanmiş yaşta verdi. Azize Anna’nın kısırlığı çözüldü ve Tanrı onlara geç de olsa sonunda çocuk verdi.
Nihayet sonunda Tanrı onların dualarını duyar ve onlara bir kız çocuğu verir. Tanrı her zaman dualarımızı işitir, ve zamanı gelince cevap verir.

Meryem üç yaşına gelince anne babası onu alıp Yeruşalimde’ki Solomonda tapınağına götürürler. Ve çocuğu Eski Ahittin kutsal bir kahine teslim ederler. Bu Kutsal Kahin’nin adı Zekeriya, Zekeriya Azize Elisapet’in kocası ve Vaftizci Yuhanna’nın babası olur.
Zekeriya ve diğer Kahinler çocuk Meryem’i alıp onu Kutsalların Kutsalı ve Azizlerin Azizi ve sadece Başkâhinlerin girebildiği Tapınağa götürürler. Çünkü peygamberlerin tarafından daha önce bildirildiği gibi ve Tanrı’nın onları aydınladığı gibi Meryem’in Tanrı’nın tarafından seçilmiş biri olduğunu ve beklendiğini biliyorlardı. Çünkü ona 《Dokunulmayan》 kutsallar Kutsalı olacağını ve ondan Tanrı’nın doğacağını bütün bunları Tanrı tarafından aydınlanarak biliyorlardı.

Eski ahitte peygamberlerin bildirdiğine göre ve Mezmurda bunları yazıyor: Dinle, ey kral kızı, bak, kulak ver, Halkını, baba evini unut. Kral senin güzelliğine vuruldu, Efendin olduğu için önünde eğil.Sur halkı armağan getirecek, Halkın zenginleri lütfunu kazanmak istiyecek. Kral kızı odasında ışıl ışıl parıldıyor, Giysisi altınla dokunmu. İşlemeli giysiler içinde kralın önüne çıkarılacak, Arkadaşlar, ona eşlik eden kızlar sana getirilecek. Sevinç ve çoşkuyla götürülecek, Kralın sarayına girecekler. Atalarının yerini oğulların alacak, Onları önder yapacaksın bütün ülkeye. Adını kuşaklar boyunca yaşatacağım. Böylece halklar sonsuza dek övecek seni. Mezmurlar : 45 , 11- 17

Kilisemizde bu güzel ilahileri ve başka ilahileri Meryem Anne’nin her yapılan kutlamalarda ve bayramlarında ona övgüler söyleyerek anıyor. Meryem Annemiz herkes tarafından sevilen ve anılan bir annedir.  Kilisemiz Meryem annenin doğumunu 8 eylülde kutluyor. Meryem Annenin üç yaşında Tapınağa girişini 21 Kasım’da kutluyor, ve buna Tapınağa “GİRİŞİ” adlandırılır. anne babası’nında 9 eylülde anıyor. Ayrıca Kilisemiz Azize Anna’yı ayrıyeten yılda iki defa daha anıyor, 25 Temmuz’da ve 9 Aralık’ta.

MERYEM ANNENİN YUSUFLA NİŞANI VE BU NİŞANIN NEDENİ

Meryem 13 yaşına gelince, tapınaktan ayrılma zamanı gelmişti. Meryem tapınakta 10 yıl kaldı, yani bütün hayatı 13 yaşına kadar tapınakta Tanrı’nın sözüyle ve sevgisi içinde geçti, çünkü o zaten önceden Tanrı tarafından Mesih’in annesi olmak üzere seçilmişti. Meryem tapınaktan çıkınca anne babası uyumuştu (ölmüştü).Tapınağın kahinleri yalnız kalmamasın diye onu korumak ve bakmak için doğru, haklı ve yine kutsal olan Aziz Yusuf’la nişanlandırmak istediler. Aziz Yusuf Meryem’den yaşta daha çok büyüktü, ve önceden Salomi ile evli olan Yusuf karısı ölmüş ve 7 çocuk babası olarak dul kalmıştı. Yusuf’un 4 tane erkek ve 3 tane kızı vardı. Erkeklerin isimleri : Yakup, Yosi, Simon ve Yahuda (Yuda) bu Yahuda Mesihi ele veren deyildir. Kızların isimleri : Esthter, Samar Marta ve Salomi.

Tanrı tarafından önceden ayarlanmış olduğu gibi Yusuf Meryemin sadece koruyucusuydu, ve hiç bir şekilde gerçek kocası olmamıştır. Zaten Yusuf Meryeme bir baba gibi bakıyordu. Önceden Kahinler tarafından bunların hepsi bilerek yapılmıştı. Nişanın olma nedeni şu; yüz yıllar önce peygamber Yeşaya ve başka peygamberlerin söylediklerine göre İsa Mesih bekar bir kızdan doğacağını bildirmişlerdi. O zaman Kahinler onlara Tanrı tarafından bunları bildirilmiş olduğu gibi Meryem’in Yusuf’la nişanlandırırlar. Bu Nişanın nedeni Şeytanı aldatmak içindi, çünkü şeytan peygamberlerin önceden söylediklerini bilerek Mesih’in doğumunu engelemek istiyordu,Bakire bir kızdan doğacağını bilen şeytan özellikle bunu bozarak Mesih’in doğumunu her bir şekilde engelemek için elinden geleni yapıyordu. Bu nedenle Kahinler Tanrı tarafından aydınlanıp seytana bu oyunu oynamaya karar verdiler. Çünkü şeytan evli birinden hiç şüphelenmiyecekti, ve böylece Tanrı’nın onlara gösterdiği gibi şeytanın haberi olmadan herşey sesizce oldu. Bu nedenle Meryem’i Aziz Yusuf’a onu korumak için teslim ederler, ve Yusuf Meryeme’e hiç dokunmadan onları nişanlandırırlar.
Yusuf Meryeme bir baba gibi bakar ve korur.

Konu hakkında Aziz Kosmas Etolos bunları söylemişti : <Mesih bir kadından doğdu çünkü kadını kutsamak ve bereketlemek için yaptı. Bakire bir kızdan doğdu, çünkü bakireliği bereketlemek için yaptı. Ve nişanlı birinden doğdu, çünkü evliliği bereketlemek için yaptı>.

MELEK CEBRAİLİN MERYEME VERDİĞİ MÜJDE VE GEBELİK

Elisapet’in hamileliğin altıncı ayında Tanrı, Melek Cebrail, Celile’de bulunan Nasıra adlı kente, Davut’un soyundan Yusuf adındaki adamla nişanlı kıza gönderdi. Kızın adı Meryem’di. Onun yanına giren melek, “Selam, ey Tanrı’nın lütfuna erişen kız! Rab seninledir” dedi. Söylenenlere şaşıran Meryem, bu Selamın ne anlamına gelebileceğini düşünmeye başladı. Ama melek ona, “Korkma Meryem” dedi. Sen Tanrı’nın lütfune eriştin. Bak, gebe kalıp bir Oğul doğuracak, adını İsa koyacaksın. O büyük olacak, kendisine “Yüceler Yücesi’nin Oğlu denecek. Rab Tanrı O’na, atası Davut’un tahtını verecek. O da sonsuza dek Yakup’un soyu üzerinde egemenlik sürecek, eğemenliğinin sonu gelmiyecektir”. Meryem meleğe,  “By nasıl olur? Ben erkeğe varmadım ki” dedi. Melek ona şöyle yanıt verdi: Kutsal Ruh senin üzerine gelecek, Yüceler Yücesi’nin gücü sana gölge salacak. Bunun için doğacak olana kutsal, Tanrı Oğlu denecek. Bak senin akrabalarından Elisapet de yaşlılığında bir oğula gebe kaldı. Kısır bilinen bu kadın şimdi altıncı ayındadır. Tanrı’nın yapamıyacağı hiç birşey yoktur”. Ben Rab’bin kuluyum” dedi Meryem, Bana dediğin gibi olsun”. Meryem hiç düşünmeden Tanrı’nın buyruğunu hemen yerine getirdi. Tanrı Meryeme bunu kendisi istemeden hiç bir şekilde zorlıyarak bunu yapmasına asla izin vermezdi. (Luka : 1 – 26 , 38) Tanrı hiç kimseyi hiç birşeye zorlayan Tanrı deyildir. Batı ülkelerde Meryem annenin melek Cebrail’le olan bu konuşmalarında batı ülkelerde bir Ikonada meleğin Meryem anneye ona bir çiçek verdiği görülüyor, bunu ikona güzelleştirmek düşüncesiyle yapıldı. Melek Meryem anneye çiçek vermedi veya başka hiç birşey vermedi, onunla sadece konuştu.

Bilindiği gibi Yusuf Meryemin hamile olduğuna üzülmüştü, ve onu gizlice boşamak istiyordu (nişan boşanması) çünkü Meryem başka bir erkekten hamile kaldığını sanıyordu. Gizlice boşanmayı düşündü, çünkü eskiden bu gibi olaylarda nişanlısını aldatığı için kadınları yargılanıp  ölümle cezalandırırlardı.

Ama böyle düşünmesi üzerine Rab’bin bir meleği rüyadsında görünerek şöyle dedi: “Davut oğlu Yusuf, Meryem’i kendine eş olarak almaktan korkma. Çünkü onun rahminde oluşan, Kutsal Ruh’tandır. Meryem bir Oğul doğuracak. Adını İsa koyacaksın.
Çünkü halkını günahlarından O kurtaracak.” (Matta : 1 – 19, 21)

Meryem gebe olarak kuzeni Elisapete gider. Elisapet o da Vaftizci Yuhanna’ya gebeydi. İki bebek doğmadan önce ilk defa kutsal annelerin karnındayken buluştular. Elisapet bu müjdeyi ve coşkuyu hisseder, çünkü karnındaki bebek Meryem annenin selamını alınca sevincinden hemen anne karnında hoplar. Elisapet o zaman Meryem için gerçekleri anlar.

Elisapet yüksek sesle şöyle der: “Kadınlar arasında Kutsanmış bulunuyorsun, rahminin ürünü de kutsanmıştır! Nasıl oldu da Rabbim ‘ in annesi yanıma geldi? Bak, Selamın kulaklarıma eriştiği an, çocuk rahmimde sevinçle hopladı. İman eden kadına ne mutlu! Çünkü Rab’bin ona söylediği sözler gerçekleşecektir”. ( Luka : 1 – 40 , 45)

Aziz Lukas Meryem annenin yakından tanıyordu, Meryem anne ona bu olanları kendisi anlatmıştı. Ayrıca Aziz Lukas Meryem annenin ikonalarını ilk çizen oldu.

MERYEM ANNE VE İSA MESİH

İsa Mesih Yusuf gibi Beytlehem de doğdu, Yusuf’ta Davut’un soyundan gelmiştir. Meryem Anne Yusuf’la beraber gebe olmasına rağmen Beytlehem’e gitmek zorunda kalırlar, nüfüs sayımı nedeniyle yazılmak için onların doğdukları yere gitmeleri gerekiyordu.

O günlerde Sezar Avgustus bütün Roma dünyasında bir nüfus sayımının yapılması için buyruk çıkardı. Bu ilk sayım, Kirinius’un Suriye Valiliği zamanında yapıldı. Herkes yazılmak için kendi kentine gitti. Böylece Yusuf’da Davut’un soyundan ve torunlarından olduğu için Celile’nin Nasıra kentinden Yahudiye bölgesine, Davut’un kenti Beytlehem’e gitti. Orada hamile olan Nişanlısı Meryem’le birlikte yazılacaktı. Onlar oradayken, Meryem’in doğurma vakti geldi ve ilk oğlunu doğurdu.  (İlk oğlunu doğurdu diyince, ilk ve tek oğlunu anlamına geliyor, ilk çünkü ilk ve tek defa doğum yapıyor).
O’nu kundağa sarıp bir yemliğe yatırdı. Çünkü handa yer yoktu. (Luka : 2 – 1,6.7)

Orda Mesih’in doğumundan 40 gün sonra, Mesihi Yeruşalime, 40 günlük duayı alması için Tapınağa getirirler. Eski ahitte göre bir kadın doğumdan 40 gün sonra Tapınağa gidip orda Kahinler den çocuğuyla beraber dua ve bereketini alırlar. Meryem annenin İsa Mesih’e yaptığı ve eski ahitten kalma geleneği, bu davranış şimdiye kadar ortodoks Kilisemizde yapılmaktadır. Meryem anne Tapınağa gelince orda peygamber Simona rastlar, peygamber Simon Isa Mesih’in doğacağını ve geleceğini Tanrı tarafından önceden herşeyi görmüş ve bildirmişti. Ve Meryemin Mesih’in Çarmıha gerilecegini ve Meryem anneninde evladını haçda çekeceklerini göreceğini bildirmişti.

O sırada Yeruşalim’de Simon adında bir adam vardı. Doğru ve dindar biriydi. İsrail’in avutulmasını özlemle bekliyordu. Kutsal Ruh onun úzerindeydi. Rab’bin Mesih’in görmeden ölmeyeceği Kutsal Ruh aracılığıyla kendisine bildirilmişti. Böylece Simon, Ruh’un yönlendirmesiyle tapınağa geldi. Küçük İsa’nın annesi babası, Kutsal Yasanın ilgili kuralını yerine getirmek üzere O’nu içeri getirdiklerinde, Simon O’nu kuçağına aldı, Tanrı’yı överek şöyle dedi: “Ey Rabbim, verdiğin sözü tutum; Artık ben, kulun huzur içinde ölebilirim:. Çünkü senin sağladığın, Bütün halkların gözü önünde hazırladığın kurtuluşu, Ulusları aydınlatıp halkın İsrail’e  yücelik kazandıracak ışığı Gözlerimle gördüm. İsa’nın annesiyle babası, O’nun hakkında söylenenlere şaştılar. Simon onları kutsayip çocuğun annesi Meryeme şöyle dedi: ” Bu çocuk İsrail’de birçok kişinin düşmesine yada yükselmesine yol açmak ve alehinde konuşulacak bir belirti olmak üzere belirlenmiştir. Senin kalbine de bir kılıç saplanacak. Bütün bunlar, bir çoklarının yüreğındeki acığa çıkması için olacak”. (Luka : 2 – 25,29)

Rabbin tapınağa girişini ortodoks kilisemiz 2 Şubat’ta kutluyor. Peygamber Simon’uda 3 Şubat’ta anıyor. Ve bunu diye biliriz ki, Ortodoks Kilisemiz de, Anneler gününü sadece bu günde kutlayabiliriz.

İsa büyüyünce ve öğretiletine başlayınca, annesi hep yanındaydı, ve bazen Meryem anne İsa Mesih’e bazı konularda O’ndan birşeyler isterdi, Mesih’te annesini kırmaz ve isteklerini yapardı. Örnek olarak Kana düğününde olan konu, şarap bittince Meryem anne hemen Mesih’in yanına koşar ve O’na şarapın bittiğini söyler. İsa Mesih, annesine O’nun daha zamanı gelmediğini söyler, fakat annesinin hatırını kırmak istemez, ve onun bu isteğini yerine getirir. Ve suyu şarap yaptı.  Bu mucizenin anlamı budur: bir evliliğin iyi gitmesi için, evli olan çiftlerin evlilik hayatlarında Mesihi’de koymaları gerekiyor. Yoksa evlilik yaşamlarının içinde Mesih’ten bereketlenmiş gibi deyil, fakat sadece bir su gibi olacaktır. Yani suyla olan evlilik, Mesihsiz bir evliliktir. Ve bir evlilikte Mesih olmayınca o evlilikte bereket olmaz. Bütün evlilik hayatı İsa Mesih’le olmalı ki bereketlensin. Kutsal Kitapta şöyle yazar: Üçüncü Gün Celile’nin Kana köyünde bir düğün vardı. İsa’nın annesi de ordaydı. İsa’yla öğrencileri de düğüne çağırılmışlardı. Şarap tükenince annesi İsa’ya” Şarapları kalmadı” dedi. Îsa ” anne benden ne istiyorsun? Benim saatim daha gelmedi” dedi. Annesi hizmet edenlere , “Size ne derse onu yapın” dedi. (Yuhanna : 2- 1,5)

Meryem anne biricik oğlunun O’na işkence edilip Çarmıha gerilediğini gördü ve yaşadı, bir anne için ne kadar kötü ve zor birşey bu. İşte Meryem annemiz bütün bunları büyük bir acıyla yaşadı, veya hangi anne bir evladının acısına nasıl ve ne kadar dayanabilirki? Tanrısözlü ve incili yazan Mesih’in öğrencisi olan Yuhanna o anda Meryem annenin yanındaydı, zaten bir tek aziz Yuhanna olanlardan korkmayıp Mesih’in yanında Meryem anneyle beraber kaldı. O anda Mesih annesi Meryeme bunları dedi: İsa annesiyle sevdiği öğrencisinin yakınında durduğunu görünce annesine “Anne işte oğlun “dedi. Sonra öğrenciye, “işte annen “dedi. O andan itibaren bu öğrenci İsa’nın annesini evine aldı. (Yuhanna:19-25,26) Tanrısözlü aziz Yuhanna incili yazan, Vahiyi ve mektupları yazandır. Ve kilisemiz onu 2 mayısta ve 26 eylülde anıyor.

 

Meryem Annenin kısaca yazalmış hayatı