/ Makaleler / Matta ile Markos çelişiyor idiası: Sadece Yunus’un belitisi mi veya hiçbir belirti mi?

Matta ile Markos çelişiyor idiası: Sadece Yunus’un belitisi mi veya hiçbir belirti mi?

Matta ile Markos çelişiyor idiası:

 

Hristiyanlık ve İncil eleştirmenleri/karşıtları aşağıdaki bölümleri alıntılayıp karşılaştırarak Matta ile Markos’un çelişkili bilgi verdiğini savunur:

Ferisilerle Sadukiler İsa’nın yanına geldiler. O’nu sınamak amacıyla kendilerine gökten bir belirti göstermesini istediler. İsa onlara şu karşılığı verdi: «Akşam olunca siz, `Gökyüzünün rengi kızıl olduğuna göre hava iyi olacak’ dersiniz. Sabahleyin, `Bugün gök kızıl ve bulutlu. Hava bozacak’ dersiniz. Gökyüzünün görünümünü yorumlayabiliyorsunuz da, belirli zamanlarla ilgili belirtileri yorumlayamıyor musunuz? Kötü ve vefasız kuşak bir belirti istiyor! Ama ona Yunus’un belirtisinden başka bir belirti gösterilmeyecek.» Sonra İsa onları bırakıp gitti. (Matta 16:1-4)

Ferisiler gelip İsa’yla tartışmaya başladılar. O’nu sınamak amacıyla gökten bir belirti göstermesini istediler. İsa içten bir ah çekerek, «Bu kuşak neden bir belirti istiyor?» dedi. «Size doğrusunu söyleyeyim, bu kuşağa hiçbir belirti gösterilmeyecek.» Sonra onları orada bırakıp yine kayığa bindi ve karşı yakaya yöneldi. (Markos 8:11-13)

Matta’daki anlatımda Kurtarıcı açıkça “Yunus’un belirtisinden başka bir belirti verilmeyeceğini” bildirdiği halde Markos’a göre Yunus’un belirtisinden hiç söz etmemiş ve hiçbir belirti gösterilmeyeceğini vurgulamıştır.  Bu apaçık bir karşıtlık veya çelişki değil midir?

İlk okunduğunda çelişki izlenimi yaratsa da aslında bu farklılığın İncil yazarlarının yazım tarzından kaynaklandığını söylemek yanlış olmaz. Öncelikle, her bir İncilci Sevindirici Haber’i yazıya geçirirken doğal olarak kendi yazdığı metin içindeki uyuma öncelik vermiş ve anlatımdaki bağlantıları ön plana çıkarmıştır. Bunu çok basit bir örnekle kanıtlamak mümkündür.  Sinoptik İncil yazarları arasında Sevindirici Haber’in evrensellik özelliğini en çok vurgulayan kişi Luka olmuştur. Buna paralel olarak, Kurtarıcının soyağacını İncilci Matta gibi İbrahim ile sınırlandırmaz (Matta 1:1-2), O’nu ilk insan Âdem’e bağlar (Luka 3:38). Benzer şekilde Vaftizci Yuhanna’nın peygamberlik görevinin anlatıldığı bölümde Matta ve Markos gibi Yeşaya peygamberin sözünden alıntı yapsa da (Markos 1:3 ve Matta 3:3) onlardan farklı olarak ilgili bölümdeki “Ve tüm insanlar Tanrı’nın sağladığı kurtuluşu görecektir” ayetini de alıntılar.

Çelişki iddiasına dönersek, Matta 16:1-4 ayetlerinin aslında Matta 12:38-41’e uyarlanarak yazıldığı bilinmelidir:

Bu arada bazı din bilginleri ve Ferisiler söz alarak şöyle dediler: «Öğretmenimiz, senden doğaüstü bir belirti görmek istiyoruz.» İsa onlara şu karşılığı verdi: «Kötü ve vefasız kuşak bir belirti istiyor! Ama ona Yunus peygamberin belirtisinden başka bir belirti gösterilmeyecek. Yunus, nasıl üç gün üç gece o koca balığın karnında kaldıysa, İnsanoğlu da üç gün üç gece yerin bağrında kalacak. Ninova halkı, yargı günü bu kuşakla birlikte kalkıp bu kuşağı yargılayacak. Çünkü Ninovalılar, Yunus’un çağrısı üzerine tövbe ettiler. Bakın, Yunus’tan daha üstün olan buradadır.

Yani Matta’ya göre Ferisiler, Matta 16:1-4’te kayıtlı olaydan daha önce de Kurtarıcıdan doğaüstü bir belirti görmek istemişlerdir. Bunun üzerine Kurtarıcı, Yunus’un belirtisine atıfta bulunmuş ve kendisi aracılığıyla gerçekleşecek bu belirtiyi ayrıntılarıyla anlatmıştır. Zaten Matta’nın Diriliş ile ilgili anlatımı da (27:62-66) yine 12:38-41 ayetlerine bağlıdır. Kısacası, Markos 8:11-13’ten farklı olarak Matta’nın 16:1-4’teki anlatımına Yunus’un belirtisini ekleme sebebi bu konudaki ilk anlatımıyla paralellik sağlamaktır. Matta eğer Markos ile uyumlu olma pahasına 16:1-4’te Yunus’un belirtisinden hiç bahsetmeyip “Bu kuşağa hiçbir belirti gösterilmeyecek” demiş olsaydı, 12:38-41’de yazdıklarıyla çelişmiş olurdu. Oysa mevcut haliyle bu iki anlatım mükemmel bir paralellik ve uyum içinde olup Matta’nın Diriliş ile ilgili özgün anlatımını da destekleyip doğrular niteliktedir.

Markos’ta ise Matta 12:38-41’in karşılığı yoktur. O nedenle Markos zaten Yunus’tan ve onun belirtisinden daha önce hiç söz etmediği için 8:11-13’teki anlatım bağımsızdır ve paralellik içermez. Markos sırf Matta ile uyumlu olma pahasına 8:11-13’te Yunus’un belirtisinden söz etseydi, bu anlatıma kaynaklık eden esas anlatımı da alıntılaması gerekirdi. Ayrıca Markos 8:11-13’te Kurtarıcıya atfedilen “Hiçbir belirti gösterilmeyecek” ifadesi ve vurgusu İncilci Markos’un genel yazım tarzıyla büyük bir uyum içindedir. Sevindirici Haber’i yazıya geçirirken Eski Antlaşma yazılarından ve tipolojilerinden çok az yararlanan Markos,  imansızlığın mucize yapılmasına engel olduğunu bile söylemiştir:

Orada birkaç hastayı, üzerlerine ellerini koyarak iyileştirmekten başka hiçbir mucize yapamadı. Halkın imansızlığına şaşıyordu. (Markos 6:5-6)

İmansızlığın Kurtarıcının mucize yapmasına engel olduğunu vurgulayan Markos’un, mucize isteyen kişilerle ilgili anlatımda Yunus’un belirtisinden bahsetmemesi şaşırtıcı değil, doğaldır.

Sonuçta, Matta ve Markos’taki bu farklılık her iki metnin kendi içindeki tutarlılığıyla ilişkilidir. Aslında Yunus’un belirtisi de Ferisilerin isteği üzerine değil, Tanrı’nın isteği ve planı dâhilinde gerçekleşmiştir.  Kurtarıcı, imansızların sınama amaçlı mucize isteklerini hiçbir zaman yerine getirmemiş ve bu anlamda onlara hiçbir belirti vermemiştir.

Yazan: Ναθαναήλ